Velayet ve Velayet Davası Kavramları
Velayet, küçüklerin ve bazı durumlarda da kısıtlı erginlerin bakımı, eğitimi ve güvenliğiyle ilgili yetkinin bir veya birden fazla kişiye verilmesini ifade eder. Boşanma veya ayrılık gibi durumlarda, mahkeme tarafından belirlenen velayet hakkı, çocuğun en iyi çıkarlarını gözetir ve bu haklar çerçevesinde düzenlenir. Bu, çocuğun yaşamını sürdürebilmesi, eğitimi, sağlığı ve diğer ihtiyaçlarını karşılamayı içerir.
4721 sayılı Türk Medeni Kanunu’nun altıncı ayrımındaki velayet kısmının 335. Maddesine göre,
“Ergin olmayan çocuk, ana ve babasının velâyeti altındadır. Yasal sebep olmadıkça velâyet ana ve babadan alınamaz.
Hâkim vasi atanmasına gerek görmedikçe, kısıtlanan ergin çocuklar da ana ve babanın velâyeti altında kalırlar.”
Evlilik birliği devam ettiği sürece anne ve baba velayeti ortak kullanırlar. Aksi halde velayet eşlerden birine verilebilmektedir. Yine Türk Medeni Kanunu uyarınca, velayet, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisi
ne bırakılan tarafa aittir.
Velayet Davası Nedir?
Velayet davası ise çocuğun velayeti kendisinde olmayan ebeveynin diğer ebeveyne açtığı dava olarak tanımlanmaktadır. Velayet davaları, aile mahkemelerinde açılmaktadır.
Mahkeme, velayetin hangi ebeveyne veya ebeveynlere verileceğine karar verirken çocuğun üstün yararı göz önünde tutulur. Bu kararda çocuğun güvenliği, sağlığı, eğitimi, duygusal ihtiyaçları ve genel refahı ön plandadır. Mahkeme ayrıca ebeveynlerin çocuğa olan ilişkilerini, sağlayabilecekleri bakım ve desteği, ev ortamını, gelir durumlarını ve diğer faktörleri değerlendirir.
Ebeveynler arasında anlaşmazlık durumunda veya çocuğun çıkarlarını korumak için gerekli olduğunda mahkeme, çocuğun üstün yararını gözetirken eşitlik, adil davranma ve koruyucu tedbirler gibi prensiplere dayanır.
Boşanma Davasında Velayet
Ebeveynler arasında süren bir boşanma davası varsa boşanma davası devam ederken aynı zamanda velayet talepleri de geçici ve kalıcı olarak karara bağlanmaktadır. Hakim, çocuğun üstün yararını gözeterek çocuğun velayetine ilişkin karar vermekle beraber hakimin takdir yetkisi de vardır.
Türk Medeni Kanunu’nun 182. Maddesine göre,
“Mahkeme boşanma veya ayrılığa karar verirken, olanak bulundukça ana ve babayı dinledikten ve çocuk vesayet altında ise vasinin ve vesayet makamının düşüncesini aldıktan sonra, ana ve babanın haklarını ve çocuk ile olan kişisel ilişkilerini düzenler.
Mahkeme, kararında kişisel ilişki düzenlemesinin gereklerinin yerine getirilmemesi hâlinde, çocuğun menfaatine aykırı olmamak kaydıyla velayetin değiştirilebileceğini ihtar eder.
Velâyetin kullanılması kendisine verilmeyen eşin çocuk ile kişisel ilişkisinin düzenlenmesinde, çocuğun özellikle sağlık, eğitim ve ahlâk bakımından yararları esas tutulur. Bu eş, çocuğun bakım ve eğitim giderlerine gücü oranında katılmak zorundadır.
Hâkim, istem hâlinde irat biçiminde ödenmesine karar verilen bu giderlerin gelecek yıllarda tarafların sosyal ve ekonomik durumlarına göre ne miktarda ödeneceğini karara bağlayabilir.”
Yukarıda da detaylıca izah edildiği gibi boşanma davası ile hakim, velayete ilişkin karar da kuracağından ayrıca bir velayet davasına gerek bulunmamaktadır.
Ortak Velayet Nedir?
Türk Medeni Kanunu uyarınca, evlilik devam ettiği sürece ana ve baba velâyeti birlikte kullanırlar. Ortak hayata son verilmiş veya ayrılık hâli gerçekleşmişse hâkim, velâyeti eşlerden birine verebilir. Velayet, ana ve babadan birinin ölümü hâlinde sağ kalana, boşanmada ise çocuk kendisine bırakılan tarafa aittir.
Hukukumuzda ortak velayet durumu açıkça düzenlenmemiştir. Ancak ortak velayet düzeni, çocuğun her iki ebeveynle de yakın ilişki kurmasını ve her iki ebeveynin de çocuğun yaşamında önemli bir rol oynamasını sağlayarak çocuğun duygusal ve psikolojik olarak daha sağlıklı gelişimine katkıda bulunmakla beraber ebeveynlerin sorumluluklarını paylaşmalarını ve çocuklarının refahını ortak bir çaba ile sağlamalarını teşvik eder.
Velayetin Kapsamı Nedir?
Velayetin kapsamı hususu, Türk Medeni Kanunu’nun 339. Maddesi ve devamında düzenlenmiştir. İlgili bu düzenlemelere göre,
- Ebeveynler, çocuğun bakım ve eğitimi konusunda onun menfaatini göz önünde tutarak gerekli kararları almak ve uygulamakla beraber ebeveynler, olgunluğu ölçüsünde çocuğa hayatını düzenleme olanağı tanırlar; önemli konularda olabildiğince onun düşüncesini göz önünde tutarlar.
- Ebeveynler, çocuğu olanaklarına göre eğitirler ve onun bedensel, zihinsel, ruhsal, ahlâkî ve toplumsal gelişimini sağlar ve korurlar. Ebeveynler çocuğa, özellikle bedensel ve zihinsel engelli olanlara, yetenek ve eğilimlerine uygun düşecek ölçüde, genel ve mesleki bir eğitim sağlamalıdırlar.
- Çocuğun dini eğitimine ilişkin belirleme yapma hakkı ebeveynlere aittir.
- Türk Medeni Kanunu’nun 342. Maddesinde çocuğun temsil edilmesi hususu düzenlenmiştir. İlgili bu maddeye göre, ana ve baba, velayetleri çerçevesinde üçüncü kişilere karşı çocuklarının yasal temsilcisidirler. İyiniyetli üçüncü kişiler, eşlerden her birinin diğerinin rızasıyla işlem yaptığını varsayabilirler. Vesayet makamlarının iznine bağlı hususlar dışında kısıtlıların temsiline ilişkin hükümler velâyetteki temsilde de uygulanır.
- Velâyet altındaki çocuğun fiil ehliyeti, vesayet altındaki kişinin ehliyeti gibidir. Çocuk, borçlarından ana ve babanın çocuk malları üzerindeki haklarına bakılmaksızın kendi malvarlığı ile sorumludur.
- Velâyet altındaki çocuk, ayırt etme gücüne sahip ise ana ve babanın rızasıyla aile adına hukukî işlemler yapabilir; bu işlemlerden dolayı ana ve baba borç altına girer.
- Çocuk ile ana veya baba arasında ya da ana ve babanın menfaatine olarak çocuk ile üçüncü kişi arasında yapılacak bir hukukî işlemle çocuğun borç altına girebilmesi, bir kayyımın katılmasına ve hâkimin onayına bağlıdır.
Velayetin Değiştirilme Davası
Velayetin değiştirilmesi davası, velayete ilişkin şartların değişmesi durumunda ebeveynlerden birinin velayeti değiştirmek amacıyla açtığı bir dava türüdür.
Velayetin değiştirilmesine ilişkin düzenleme, Türk Medeni Kanunu’nda bulunmaktadır. Türk Medeni Kanunu’nun durumun değişmesi başlıklı 183. Maddesine göre,
“Ana veya babanın başkasıyla evlenmesi, başka bir yere gitmesi veya ölmesi gibi yeni olguların zorunlu kılması hâlinde hâkim, re’sen veya ana ve babadan birinin istemi üzerine gerekli önlemleri alır.”
Yukarıda verilen maddede velayetin değiştirilmesine ilişkin sebepler düzenlenmiştir. Bu düzenlemeye göre, ebeveynin başkası ile evlenmesi, başka bir yere gitmesi ya da ölmesi gibi mevcut bir olgunun değişmesi durumunda velayetin değiştirilmesi için sebepler oluşmuş sayılacaktır.
Velayetin Kaldırılması
Bazı durumlarda hakim velayetin kaldırılmasına ilişkin bir karar verebilmektedir. Bu durumlar Türk Medeni Kanunu’nun 348. Maddesinde düzenlenmiştir. İlgili durumlar;
- Ana ve babanın deneyimsizliği, hastalığı, başka bir yerde bulunması veya benzeri sebeplerden biriyle velayet görevini gereği gibi yerine getirememesi.
- Ana ve babanın çocuğa yeterli ilgiyi göstermemesi veya ona karşı yükümlülüklerini ağır biçimde savsaklaması.
Yukarıda sayılan durumlarda hakimi, velayetin kaldırılmasına karar verebilmektedir. Velayet her iki ebeveynden de kaldırılırsa çocuğa bir vasi atanmaktadır.
Hakim tarafından velayet kaldırılmış olsa bile ebeveynlerin çocuklarının bakım ve eğitim giderlerini karşılama yükümlülükleri devam eder. Ancak ebeveynler ile çocuğun ödeme gücü yoksa bu giderler Devletçe karşılanmaktadır.
Türk Medeni Kanunu’nun 351. Maddesinde ise durumun değişmesi hali düzenlenmiştir. İlgili bu maddeye göre,
“Durumun değişmesi hâlinde, çocuğun korunmasına ilişkin önlemlerin yeni koşullara uydurulması gerekir.
Velâyetin kaldırılmasını gerektiren sebep ortadan kalkmışsa hâkim, re’sen ya da ana veya babanın istemi üzerine velâyeti geri verir.”
Velayet Davalarında Görevli ve Yetkili Mahkeme
Velayetin kaldırılması ve velayetin değiştirilmesi gibi velayete ilişkin davalarda görevli mahkeme, Aile Mahkemeleridir.
Velayetin kaldırılması ve velayetin değiştirilmesi gibi davalar çekişmesiz yargı işi olarak kabul edilir. Bu durumda çekişmesiz yargı işlerinde yetkili mahkeme, talepte bulunan kişinin ya da ilgililerden birinin oturduğu yer mahkemesidir.